Benimkinin tamam, uyuz yanı çok!
Ama seninkinin tutar yanı yok!..
O kalın kafana şunu iyi sok,
Senin başındaki hiç adam değil!..
Evet onu ben yazdım, benim ki öyle!
Senin ki daha bok, çık sen de söyle,
Hık-mık etme hadi adam ol şöyle!
Senin başındaki hiç adam değil!..
Ör benim başıma hadi çorap ör!..
Ör amma... Sen, senin başını da gör!
Göremezsin çünkü; kör olmuşsun kör...
Senin başındaki hiç adam değil!..
Ya da her seçimde afkurma, ürme,
Benim destanımı ileri sürme,
Elin şeyi ile gerdeğe girme!
Senin başındaki hiç adam değil!..
Yahu benimkisi bana çatıyor,
Bana çatması mı size batıyor?
Müptezel... Sizinki yurdu satıyor!
Senin başındaki hiç adam değil!..
İşte buyur!.. TC‘leri kaldırdı!
Direğinde ay-yıldızı yoldurdu!
Dağdaki domuzu şehre doldurdu!
Senin başındaki hiç adam değil!..
Melun asılmadı!.. Yakında çıkar...
Asmayan beyler de(!) mal gibi bakar!
Sizinki de tutar meclise sokar,
Senin başındaki hiç adam değil!..
Yalan yok, hilaf yok herşey meydanda!
Münafıklık onda... İftira onda...
Kırk yalan söyler mi insan bir anda?!..
Senin başındaki hiç adam değil!..
Müslüman sa eğer daha pişeceeek,
Tek müslüman o mu? Ne var şişecek!..
Sallasam belki de haçı düşecek!
Senin başındaki hiç adam değil!..
Benim ki koltukçu, o yönden arsız!
Zararı bizlere, ele zararsız!..
Peki ya sizinki!.. Aç gözlü, hırsız,
Senin başındaki hiç adam değil!..
Uzunluğu doğruuu!.. Yeli de uzun,
Yellenip duruyor dili de uzun!
Sırf boyu değil ki, eli de uzuuun(!)
Senin başındaki hiç adam değil!..
Yazık be sizlerin aklına yazık,
Hazinemiz çerez, Yurdumuz azık!
Yüz senede çıkmaz soktuğu kazık,
Senin başındaki hiç adam değil!..
Mümkün değil benim sizi anlamam,
Yetim hakkı, rüşvet yer mi lan imam?!..
Ozan Arif der ki; hasıl-ı kelam,
Senin başındaki hiç adam değil!..

31 Mayıs 2015,
Samsun
Ama seninkinin tutar yanı yok!..
O kalın kafana şunu iyi sok,
Senin başındaki hiç adam değil!..
Evet onu ben yazdım, benim ki öyle!
Senin ki daha bok, çık sen de söyle,
Hık-mık etme hadi adam ol şöyle!
Senin başındaki hiç adam değil!..
Ör benim başıma hadi çorap ör!..
Ör amma... Sen, senin başını da gör!
Göremezsin çünkü; kör olmuşsun kör...
Senin başındaki hiç adam değil!..
Ya da her seçimde afkurma, ürme,
Benim destanımı ileri sürme,
Elin şeyi ile gerdeğe girme!
Senin başındaki hiç adam değil!..
Yahu benimkisi bana çatıyor,
Bana çatması mı size batıyor?
Müptezel... Sizinki yurdu satıyor!
Senin başındaki hiç adam değil!..
İşte buyur!.. TC‘leri kaldırdı!
Direğinde ay-yıldızı yoldurdu!
Dağdaki domuzu şehre doldurdu!
Senin başındaki hiç adam değil!..
Melun asılmadı!.. Yakında çıkar...
Asmayan beyler de(!) mal gibi bakar!
Sizinki de tutar meclise sokar,
Senin başındaki hiç adam değil!..
Yalan yok, hilaf yok herşey meydanda!
Münafıklık onda... İftira onda...
Kırk yalan söyler mi insan bir anda?!..
Senin başındaki hiç adam değil!..
Müslüman sa eğer daha pişeceeek,
Tek müslüman o mu? Ne var şişecek!..
Sallasam belki de haçı düşecek!
Senin başındaki hiç adam değil!..
Benim ki koltukçu, o yönden arsız!
Zararı bizlere, ele zararsız!..
Peki ya sizinki!.. Aç gözlü, hırsız,
Senin başındaki hiç adam değil!..
Uzunluğu doğruuu!.. Yeli de uzun,
Yellenip duruyor dili de uzun!
Sırf boyu değil ki, eli de uzuuun(!)
Senin başındaki hiç adam değil!..
Yazık be sizlerin aklına yazık,
Hazinemiz çerez, Yurdumuz azık!
Yüz senede çıkmaz soktuğu kazık,
Senin başındaki hiç adam değil!..
Mümkün değil benim sizi anlamam,
Yetim hakkı, rüşvet yer mi lan imam?!..
Ozan Arif der ki; hasıl-ı kelam,
Senin başındaki hiç adam değil!..

31 Mayıs 2015,
Samsun