Velakin olmadı, gücüm yetmedi,
Zulmün karanlığı geçip gitmedi,
İs veren mumları gözüm tutmadı,
Ben güneşi doğdurmaya çalıştım.
Hilalden korktular, güneşi bırak!
Baktımki vahdeti çatlatmış kurak,
Yürekler çöl olmuş, beyinler çorak,
Çöle yağmur yağdırmaya çalıştım.
Çerkezini, Gürcüsünü, Kürdünü,
Ayırmadan en küçük bir ferdini,
Müslüman Türk aleminin derdini,
Şu sırtıma yığdırmaya çalıştım.
Her sefer düşerken, kapıp üç ayı,
Yeniden başlattım kutlu kavgayı,
“Türk-İslam Ülküsü„ denen sevdayı,
Bir ömüre sığdırmaya çalıştım.
“Seni anlar Arif, taban„ dediler
“İlin, aşiretin, oban„ dediler,
“İsterse sağarmış çoban„ dediler,
Tekeden süt sağdırmaya çalıştım.

Zulmün karanlığı geçip gitmedi,
İs veren mumları gözüm tutmadı,
Ben güneşi doğdurmaya çalıştım.
Hilalden korktular, güneşi bırak!
Baktımki vahdeti çatlatmış kurak,
Yürekler çöl olmuş, beyinler çorak,
Çöle yağmur yağdırmaya çalıştım.
Çerkezini, Gürcüsünü, Kürdünü,
Ayırmadan en küçük bir ferdini,
Müslüman Türk aleminin derdini,
Şu sırtıma yığdırmaya çalıştım.
Her sefer düşerken, kapıp üç ayı,
Yeniden başlattım kutlu kavgayı,
“Türk-İslam Ülküsü„ denen sevdayı,
Bir ömüre sığdırmaya çalıştım.
“Seni anlar Arif, taban„ dediler
“İlin, aşiretin, oban„ dediler,
“İsterse sağarmış çoban„ dediler,
Tekeden süt sağdırmaya çalıştım.
