Merkezmiş-herkezmiş bilmem ne derken,
Erken unuttular Türkeş’i erken!
Ülkücülük, ülkü elden giderken,
Hoplayıp, zıplayıp coşmak değildir.
Seneden seneye mezar ıslayıp,
Türkeş’cilik yapmak ayıptır ayıp!
Sırf bununla ülkücülük taslayıp,
Bozkurt’un derdini deşmek değildir.
Köylü bile öküz alsa işine,
Dişine bakıyor, önce dişine,
Ülkücülük her hıyarın peşine,
Bir avuç tuz alıp koşmak değildir.
Düşünen ve konuşanı ezerek,
Soru soran ülkücüyü bozarak,
Cevaptan ziyade ona kızarak,
Köpürmek değildir, taşmak değildir.
Ülkücülük makamları koz yapıp,
Gönülleri ufalayıp toz yapıp,
Elaleme gık yok, bize poz yapıp,
Kabarmak değildir, şişmek değildir.
Bu sevda gönlünü aldıklarına,
Vefayı öğretir bulduklarına,
Kötü günde muhtaç olduklarına,
İyi günde mezar eşmek değildir.
Ülkücülük böyle utanmazlaşıp,
Sevdayı unutup hatta yozlaşıp,
Geçmişine sövenlerle uzlaşıp,
Arifin ardına düşmek değildir.

Freiburg, 2001
Erken unuttular Türkeş’i erken!
Ülkücülük, ülkü elden giderken,
Hoplayıp, zıplayıp coşmak değildir.
Seneden seneye mezar ıslayıp,
Türkeş’cilik yapmak ayıptır ayıp!
Sırf bununla ülkücülük taslayıp,
Bozkurt’un derdini deşmek değildir.
Köylü bile öküz alsa işine,
Dişine bakıyor, önce dişine,
Ülkücülük her hıyarın peşine,
Bir avuç tuz alıp koşmak değildir.
Düşünen ve konuşanı ezerek,
Soru soran ülkücüyü bozarak,
Cevaptan ziyade ona kızarak,
Köpürmek değildir, taşmak değildir.
Ülkücülük makamları koz yapıp,
Gönülleri ufalayıp toz yapıp,
Elaleme gık yok, bize poz yapıp,
Kabarmak değildir, şişmek değildir.
Bu sevda gönlünü aldıklarına,
Vefayı öğretir bulduklarına,
Kötü günde muhtaç olduklarına,
İyi günde mezar eşmek değildir.
Ülkücülük böyle utanmazlaşıp,
Sevdayı unutup hatta yozlaşıp,
Geçmişine sövenlerle uzlaşıp,
Arifin ardına düşmek değildir.

Freiburg, 2001