
GÖNÜLLÜ KÖRLER Bundan iki gün evvel, yani 12
Yazan Ozan Arif
On:
14 May 2019
GÖNÜLLÜ KÖRLER
Bundan iki gün evvel, yani 12 Mayıs’da ‘Beka mı Demiştiniz?’ başlıklı bir yazı paylaştım, ilgilenen sayfada aşağıda bulabilir.
Yazının konusu İmralı’da ki bebek katilinin avukatları ile görüşmesinin birileri tarafından son derece olgun ve demokrat bir tavırla uygun karşılanmış olmasıydı.
Ve yazıda belirttiğim gibi ülkücülüğü şereflerini bu efendiye peşkeş çekmekten ibaret bilenler aynen dediğim gibi yazıyı bile okumadan (nereden biliyorsun demeyin, yorumlarından belli…) kendilerinden beklenen seviyesizliği gösterdiler.
Hatta kendilerinden şimdiye kadar alışkın olduğumuz çukurluğu da aşarak burada tekrarlamaya ar ettiğim küfürler savurarak iğrençlik ve alçaklıkta sınır tanımadıklarını kanıtladılar.
Neden?
‘Bilge Liderlerini(!)’ eleştirmişim!
Dediğim gibi yazdıklarım aşağıda duruyor, tek kelimesini değiştirmedim ve hiç bir yerinde tek kelime hakaret yok.
Ve onlar inanmak istemese bile, yalan, iftira yok...
Ve bu insanlıktan nasibini almamışlar sadece onlar gibi biat etmeyenlerin namusuna sövebilecek kadar aşşağılık olsalar bile, ben babamın sayfasında babamın anısına ve kendime saygısızlık yaparak onların seviyesine inmeyeceğim.
Gelelim yazdıklarımın ‘yalan’ olduğu iddiasına…
Bu sayfa hayatı boyunca yalan nedir bilmeyen, her zaman doğruyu söylediği için başından bela eksik olmayan Ozan Arif’in sayfası.
Bugüne kadar yalan söylemedik, bundan sonra da söylemeye niyetimiz yok, kaldı ki, birilerinin putlarını kırmak için yalana da ihtiyacımız yok.
Çünkü durum ortada.
Çok doğru ve çok sevdiğim atasözümüz ‘Kimse görmek istemeyen kadar kör olamaz.’ der.
Yani isteyen istediği kadar görmemekte direnebilir lakin bu gerçekleri değiştirmez.
Kimse sizin demenizle 'zillet', 'terör yancısı', 'vatan haini' olmaz ama sizin ‘Milliyetçilik’ ve ‘Ülkücülük’ kavramlarını ağzından düşürmeyerek yaptığınız çirkeflik terörün siyasi kolpacılarının o toz kondurmadığınız ‘Ülkü Devi(!)’ne müteşekkir olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
‘Utanma nedir bilir misiniz?’ diyeceğim de, utanmak için insan olmak gerek…
Bir de şunu sormadan yapamayacağım;
‘Ozan Arif’in sayfasında lideri nasıl eleştiriyorsunuz?’ diyenler var.
Hangi dünyada yaşıyorsunuz?
Gerçekten merak ettim.
Mehmet Alp
